Mal Beyanı Nedir?

Mal beyanı, hakkında icra takibi başlatılan borçlunun, sahip olduğu malvarlığına ilişkin bilgileri resmi olarak icra müdürlüğüne bildirmesidir. İcra İflas Kanunu’nun 74. maddesinde düzenlenen bu işlem, borcun tahsilini sağlamak amacıyla yürütülen hukuki bir yükümlülüktür. Mal beyanı, borçlunun sahip olduğu taşınır, taşınmaz, alacak ve gelirlerinin tespiti için icra dairesine sunulur.

Bu bildirim sayesinde alacaklının borçlunun malvarlığına ulaşması ve haciz işlemlerinin doğru yürütülmesi kolaylaşır. Aynı zamanda borçlunun borcunu gizleyerek kaçınmasının önüne geçilmesi hedeflenir. Mal beyanı yazılı olarak sunulabileceği gibi, icra müdürlüğü önünde sözlü olarak da yapılabilir ve bu beyan tutanağa geçirilir.

Mal Beyanı Neden Yapılır?

Mal beyanı yapılmasının temel amacı, icra takibinin sağlıklı şekilde ilerlemesini sağlamaktır. Alacaklı, borçlunun malvarlığı hakkında bilgi sahibi olmadığında haciz işlemlerini başlatmakta güçlük çeker. Bu nedenle borçluya, kendi malvarlığını açıklama yükümlülüğü getirilmiştir.

Mal beyanı, yalnızca alacaklının yararına değil, borçlunun da lehine olabilir. Çünkü borçlunun, ödeme gücünü, gelir durumunu ya da herhangi bir malvarlığı olmadığını bildirmesi durumunda, icra takibi gereksiz masraflarla uzamayabilir. Ayrıca mal beyanı yapılması, borçlunun iyi niyetli olduğunun göstergesi sayılır ve bazı durumlarda erteleme ya da yapılandırma taleplerinde lehte değerlendirilir.

Mal Beyanı Verilmezse Ne Olur?

Mal beyanında bulunmayan borçlu hakkında, cebir hapsi kararı verilebilir. Yani kişi, yükümlülüğünü yerine getirmediği için 3 aya kadar disiplin hapsiyle karşı karşıya kalabilir. Bu durum, İcra İflas Kanunu’nun 76. maddesinde açıkça belirtilmiştir.

İcra müdürlüğü, süresi içinde mal beyanında bulunmayan borçlu hakkında dosya üzerinden tespit yapar ve durum savcılığa intikal ettirilebilir. Cezai işlem uygulanması, borçlunun borcunu ortadan kaldırmaz ancak onu beyan yapmaya zorlayıcı bir önlem olarak işlev görür.

Ayrıca mal beyanı yapmamak, alacaklının haciz sürecini geciktireceği gibi borçlunun da itibarına ve ilerideki hukuki süreçlerdeki konumuna zarar verebilir. Bu nedenle mal beyanı ciddiyetle ele alınmalı ve zamanında yapılmalıdır.

Mal Beyanında Hangi Bilgiler Yer Alır?

Mal beyanı, borçlunun tüm ekonomik varlıklarını ve gelirlerini içermelidir. Beyanda aşağıdaki bilgiler yer alabilir:

  • Taşınmaz mallar (ev, arsa, tarla vb.)
  • Taşınır mallar (araç, ziynet eşyası, değerli eşyalar)
  • Banka hesapları ve yatırımlar
  • Maaş, kira geliri, serbest meslek kazancı
  • Devletten ya da özelden alacakları
  • Ortaklık payları ve şirket hisseleri

Borçlunun borcu ödeyip ödeyemeyeceği, bu beyan üzerinden değerlendirilir. Mal beyanı sunulurken borçlunun aylık giderleri, geçindirmekle yükümlü olduğu kişiler gibi detaylar da yazılabilir. Eksik ya da yanıltıcı bilgi verilmesi halinde borçlu yalan beyanda bulunmuş sayılır ve cezai sorumluluk doğar.

İcra Takibinde Mal Beyanı Süresi Ne Kadardır?

Borçluya tebliğ edilen ödeme emrinde mal beyanında bulunma zorunluluğu açıkça belirtilir. Borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde mal beyanında bulunmak zorundadır. Bu süre içinde beyan verilmemesi, yukarıda belirtildiği gibi cebri hapse kadar varabilen yaptırımlarla sonuçlanabilir.

Mal beyanı, yazılı olarak icra dairesine verilebileceği gibi bizzat icra müdürlüğünde sözlü beyan şeklinde de yapılabilir. Sözlü beyanlar tutanağa geçirilir ve borçlunun imzası alınır. Belirtilen yedi günlük süre içinde mal beyanında bulunmak, yasal yükümlülüğün zamanında yerine getirilmesi açısından büyük önem taşır.

Yalan Mal Beyanında Bulunmanın Cezası Nedir?

Borçlunun mal beyanı sırasında kasıtlı olarak yalan bilgi vermesi, ayrı bir suç teşkil eder. İcra İflas Kanunu’nun 338. maddesine göre bu durumda borçlu hakkında, 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası uygulanabilir. Bu ceza, disiplin hapsi değil, adli hapis niteliğindedir ve sabıka kaydına işlenir.

Yalan beyan, borçlunun malvarlığını gizlemesi, başkasının üzerine geçirdiği malları bildirmemesi ya da gelirlerini olduğundan düşük göstermesi şeklinde gerçekleşebilir. Eğer yalan beyan nedeniyle alacaklının zarara uğraması söz konusuysa, borçlu hem cezai hem de hukuki sorumlulukla karşı karşıya kalır.

Bu nedenle borçlunun mal beyanında dürüst ve doğru bilgi vermesi, hem kendi lehine olur hem de yasal sürecin sağlıklı ilerlemesini sağlar.