Yıllık izin, çalışanların dinlenme hakkını güvence altına alan anayasal ve iş hukuku temelli bir haktır. Bu hak, İş Kanunu ile net şekilde belirlenmiş ve işverenin tek taraflı olarak ortadan kaldıramayacağı bir yükümlülüktür. Ancak uygulamada bazı işverenler, iş yoğunluğu veya yönetimsel nedenlerle çalışanlara yıllık izin hakkını kullandırmamakta ya da izin taleplerini keyfi şekilde reddetmektedir. Bu gibi durumlarda çalışanın yasal hakları devreye girer ve başvuru yolları açıktır.
Çalışan, öncelikle bu durumu yazılı olarak işverene bildirmeli ve izin talebinin neden reddedildiğini sormalıdır. Cevap alınamazsa ya da sorun çözülemezse, hak arama yolları arasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na şikayet, arabuluculuk süreci ve gerektiğinde iş mahkemelerinde dava açma gibi adımlar yer alır. Bu sürecin doğru ilerlemesi için yazılı belgelerin saklanması önemlidir.
İşveren İzin Kullandırmazsa Ne Yapılmalı?
Yıllık izin kullanımı işverenin takdirine bağlı değildir. İş Kanunu’nun 53. maddesi gereği, bir yılını dolduran her çalışan izin hakkı kazanır ve bu hak izne çıkmak suretiyle kullanılmalıdır. Eğer işveren, geçerli bir gerekçe sunmadan izni kullandırmıyorsa bu durum yasal ihlal teşkil eder.
Bu durumda çalışan, izin talebini yazılı olarak işverene iletmeli ve cevabın da yazılı olarak verilmesini istemelidir. İşveren olumsuz yanıt verirse veya hiç yanıt vermezse, süreç belgeye dökülmüş olur. Bu belgeler ileride hem şikayet süreci hem de hukuki başvurular için önemli delil niteliği taşır.
Yıllık İzin Hakkı Kanunen Kaç Gündür?
Yıllık ücretli izin süresi, çalışanın işyerindeki kıdemine göre belirlenir. Bir yıldan beş yıla kadar hizmeti olanlara asgari 14 gün, beş yıldan fazla on beş yıldan az hizmeti olanlara asgari 20 gün, on beş yıl ve daha fazla hizmeti olanlara ise asgari 26 gün yıllık izin verilmelidir. 18 yaşından küçükler ve 50 yaşından büyükler için bu süre en az 20 gündür.
Yıllık izin süreleri, toplu iş sözleşmeleri veya bireysel iş sözleşmeleriyle artırılabilir ancak azaltılamaz. Bu izinlerin paraya çevrilmesi ise yalnızca işten ayrılma durumunda mümkündür. Çalışırken kullanılmayan izin hakları birikir ve sonraki yıllarda da geçerliliğini korur.
İzin Engellenirse Çalışanın Hukuki Hakları Nelerdir?
İzin hakkı engellenen çalışan, bu hakkını kullanamamasından dolayı hem dinlenme hem de çalışma yaşamı açısından zarar görür. Bu nedenle İş Kanunu, çalışana çeşitli hukuki yollar tanımıştır. Öncelikle iş müfettişlerine şikayet edilebilir; bu şikayet sonrasında işveren denetime tabi tutulur ve cezai yaptırımlarla karşılaşabilir.
Ayrıca çalışan, bu hakkının sürekli ihlal edilmesi durumunda iş akdini haklı nedenle feshedebilir ve kıdem tazminatına hak kazanabilir. Elbette bu fesih sürecinde kanıt sunulması gerektiğinden, tüm yazışmaların ve izin taleplerinin belgeli olması büyük önem taşır.
Çalışma Bakanlığı’na Şikayet Süreci Nasıl İşler?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesindeki ALO 170 hattı üzerinden veya e-Devlet aracılığıyla yıllık izinle ilgili şikayet başvurusu yapılabilir. Başvuruda çalışanın açık bilgileri, işverenin unvanı, yaşanan durumun detayları ve varsa belgeler eklenmelidir.
Başvuru sonrası iş müfettişleri tarafından denetim süreci başlatılır. İşveren, izin kullandırmadığı tespit edilirse idari para cezası alabilir ve eksik uygulamaları düzeltmesi istenir. Denetim sonuçları yazılı olarak çalışana da bildirilmektedir.
Mahkemeye Gitmeden Sorun Çözülebilir Mi?
İzin hakkı ile ilgili sorunlarda son çare her zaman mahkeme değildir. Öncelikle arabuluculuk başvurusu yapılması zorunludur. Arabuluculuk görüşmeleri sırasında taraflar anlaşmaya varırsa dava açılmasına gerek kalmaz. Bu yöntem daha hızlı ve ekonomik bir çözüm sunar.
Arabuluculukta çözüm sağlanamaması durumunda iş mahkemesine başvuru yapılabilir. Mahkemede çalışan lehine karar çıkması durumunda izinlerin kullandırılmaması nedeniyle işveren hem cezai hem de maddi tazminat ödemekle yükümlü kalabilir.Bu süreci daha sağlıklı yürütmek isteyenler için Arın Hukuk danışmanlık hizmetlerinden destek almak faydalı olacaktır.