Trafik kazası sonrasında aracınızda meydana gelen hasarların onarılması, aracın eski değerini geri kazandığı anlamına gelmez. Aracınız kaza geçmişi nedeniyle ikinci el piyasasında değer kaybeder ve bu kayıp da “değer kaybı tazminatı” ile telafi edilmeye çalışılır. Ancak her başvuru olumlu sonuçlanmaz. Sigorta şirketi, çeşitli gerekçelerle değer kaybı başvurunuzu reddedebilir. Bu durumda hak kaybı yaşamamak için yapılması gerekenleri doğru adımlarla uygulamak son derece önemlidir.
İlk adım olarak, reddedilen kararın nedenini detaylı şekilde incelemek gerekir. Reddin gerekçesi teknik bir eksiklikten mi kaynaklanıyor yoksa sigorta şirketi kusur oranına ya da hasarın niteliğine mi itiraz ediyor? Bu ayrım yapıldıktan sonra, itiraz süreci devreye girer. Başvuru sürecinde eksik belge verilmişse tamamlanarak yeniden başvuru yapılabilir. Ancak başvuru tamamen haksız gerekçelerle reddedilmişse, bu durumda Sigorta Tahkim Komisyonu’na ya da doğrudan Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak yasal süreç başlatılabilir. Özellikle dava süreci düşünülüyorsa, bir avukattan hukuki destek almak, davanın daha güçlü temellere dayanmasını sağlar.
Değer Kaybı Başvurum Neden Reddedilmiş Olabilir?
Sigorta şirketleri, her değer kaybı başvurusunu titizlikle incelemekte ve genellikle belli kriterleri karşılamayan talepleri reddetmektedir. Bu red kararlarının en yaygın nedenlerinden biri, aracın hasar geçmişi veya kilometresiyle ilgili değerlendirmelerdir. Örneğin, aracınızın kazadan önce yüksek kilometrede olması veya daha önce de ağır hasar almış olması, sigorta şirketinin değer kaybı tazminatını ödemeyi reddetmesine neden olabilir.
Bir diğer yaygın neden, kusur oranına yönelik itirazlardır. Eğer kazada karşı tarafla birlikte sizin de kusurunuz varsa veya kusur oranınız %100 değilse, sigorta şirketi bu oranı dikkate alarak ödeme yapmayı reddedebilir. Ayrıca, aracın onarımının yetkili serviste yapılmaması, fatura sunulmaması ya da eksper raporunun eksik veya hatalı hazırlanması da red gerekçeleri arasında yer alır.
Başvurunun reddedilmesine neden olan temel unsur doğru analiz edilmeden tekrar başvuru yapılması, sürecin daha fazla uzamasına ve hatta telafisi mümkün olmayan hak kayıplarına yol açabilir. Bu yüzden, ret cevabı detaylıca değerlendirilerek bir sonraki adım hukuki çerçevede planlanmalıdır.
Değer Kaybı İtiraz Dilekçesi Nasıl Yazılır?
Değer kaybı başvurunuz sigorta şirketi tarafından reddedildiğinde, yasal olarak bu karara itiraz etme hakkınız vardır. İtiraz dilekçesi, red kararının haksız olduğunu ortaya koyacak şekilde hazırlanmalı ve gerekçeler net bir biçimde sunulmalıdır.
İtiraz dilekçesinde öncelikle, trafik kazasının gerçekleşme şekli, kazaya ilişkin tutanaklar, kusur oranı, aracın hasar durumu ve eksper raporuna yer verilmelidir. Bunun ardından, sigorta şirketinin red gerekçesinin neden hukuki ya da teknik açıdan geçerli olmadığı açıklanmalıdır. Eğer eksper raporunda bir eksiklik ya da hata varsa, bu noktalar net biçimde vurgulanmalı ve gerekirse bağımsız bir eksper raporuyla desteklenmelidir.
Ayrıca, dilekçeye tüm belgelerin eksiksiz şekilde eklendiği, usule uygun başvuru yapıldığı ve tazminat talebinin haksız yere reddedildiği açıkça belirtilmelidir. İtiraz dilekçesi doğrudan sigorta şirketine gönderilebileceği gibi, süreç Sigorta Tahkim Komisyonu’na taşınacaksa bu kuruma hitaben de hazırlanabilir.
Yasal dilekçelerde kullanılacak dilin doğru ve hukuki dayanaklara oturması gerektiğinden, bir avukat desteğiyle yazılmış dilekçe, başvurunun kabul edilme olasılığını önemli ölçüde artıracaktır.
Reddedilen Değer Kaybı İçin Tekrar Başvuru Yapılabilir Mi?
Değer kaybı talebiniz reddedilmiş olsa bile, bu durum hakkınızın tamamen ortadan kalktığı anlamına gelmez. Red kararının ardından tekrar başvuru yapma ya da itiraz etme hakkınız bulunmaktadır. Ancak bu ikinci başvuru veya itiraz, ilk başvuruya göre çok daha dikkatli hazırlanmalı ve eksiksiz belgelerle desteklenmelidir.
Başvurunun reddedilmesine neden olan hata ya da eksiklik giderilmişse, aynı sigorta şirketine tekrar başvuru yapılabilir. Ancak ret gerekçesi haksızsa ve şirketin kararında ısrarcı olduğu görülüyorsa, bu durumda Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurarak hak arama süreci başlatılabilir. Tahkim süreci, mahkemeye kıyasla daha hızlı ilerlediği için sıklıkla tercih edilmektedir.
Sigorta Tahkim Komisyonu’nun kararından sonra da memnun kalınmazsa, yargı yoluna gidilerek Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açılabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken konu, sürecin belirli bir zamanaşımı süresi içinde yürütülmesidir. Değer kaybı talepleri için bu süre genellikle kazadan itibaren 2 yıldır.
Reddedilen başvurularda süreci profesyonel şekilde yönetmek, özellikle teknik ve hukuki detayların fazla olduğu durumlarda son derece önemlidir. Gerekli belgeleri eksiksiz şekilde hazırlayarak ve doğru bir stratejiyle tekrar başvuru yapıldığında, değer kaybı tazminatının alınması mümkündür.
Unutulmamalıdır ki, haklı olduğunuz bir konuda sürecin doğru işletilmemesi, telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, bu gibi durumlarda alanında uzman bir hukuk danışmanından destek almak sürecin en sağlıklı şekilde ilerlemesini sağlar.